BilisiMerkez

Tokat Gelenekleri

Türk toplumunun kendine has özelliklerinin yanında birde yöresel devam eden gelenek ve görenekleri mevcuttur. İlimizde bu konuda önemini devam ettirilenlerle bırakılmaya yüz tutmuş olanlardan kısaca bahsedecegiz.

1 - Misafirperverlik, büyüklere hürmet, küçüklere sevgi ve şevkat, düşkünlere yardın gibi Türk'ün eski gelenek ve görenekleri aynen devam etmektedir.

2 - Dini bayramlarda bayram namazından sonra  mezarlığa gidilerek dualar okunur ve ölülerimiz yad edilir.

3 - Düğünlerde cirit oynamak, deynek atmak, güreş adetkleri bazi ilçelerimizin köylerinde halen devam etmektedir.

4 - Yeni yapılan evlerin en yüksek noktasına veya kapı üzerine yumurta, yüzerlik tohumu, eski papuçtan mürekkep bir nazarlık asılır. Bazı yerlerde ise at nalı takılır. Bu halen devam eden geleneklerimiz arasındadır.

5 - Çocuğu yaşamayan aileler, çocuğu yaşayan kırk evden gümüş para veya gümüş parçalar toplayıp bilezik yaptırıp doğumdan sonra cocuğun koluna takarlar. Bilhassa Zile ilçemizde devam eden geleneğe göre kale kapısından koparılan demir parçalarındanda bilezik yapılarak çocuğun koluna takılır. Bu suretle cocukların uzun ömürlü olacağına inanırlar.

6 - Çocuğu olmayan aileler, yedi ayrı ailenin isimleri Mehmet olan ilk erkek çocularının iö gömleklerinden yedi parça alırlar. Yedi ailenin ilk kız çocukları bir araya gelerek cuma günü sela ve ezan vakitleri arasında bu parçalardan çocuk gömleği dikerler. Çocukları olunca bu gömlek çocuğa yedi sene giydirilir. Çocuklarının bu suretle uzun ömürlü olacağına inanırlar. Bu gelenek bilhassa Zile ilçemizde yaygındır.

7 - Zile ilçemizde çocukların yüzlerinde çıkan sulu yaralar için kireçli köyündeki İlyas Baba Türbesi'ne gidilerek toprak alınır ve sürülür. Bu suretle yaraların iyi olduğu ifade edilir.

8 - Nazar için "göz değdi" tabiri de kullanılır. Yüzerlik tütsüsü ve kurşun dökümü yapılır. Küçük çocuklara (iyi vasıflı damızlık hayvanlara da )  yedi delikli mavi boncuktan nazarlık takılır. Nazarı değeceğine inanılan kişinin yeni elbieslerinden bir parça kesilir ateşte yüzerlikle yakılarak nazarı tesirsiz hale geldiğine inanılır.

9 - Kanayan yaralr üzerine kanın kesilmesi için tütün külü serpilir. Veya örümcek ağı koymak halen az da olsa devam edegelen inanışlardır.

10- Yaşı yürüme zamanı geldiği haldeyürüyemeyen çocuklar her ayın ilk çarşamba günü üç hafta müddetle Zile ilçemizde Helvalı Dede Mezarlığı'na götürülür.. Mezar taşı üzerine çocuk yatırılır, üçüncü hafta gidişte helva götürülerek fakirlere dağıtılır, bu suretle çocuğun kısa zamanda  yürüyeceğine inanılır.

11- Kusmalı ve ateşli hastalıklarda, hastanın bilekleri üzerine bal sürülüp üzerine nane ekilir. Bu suretle kusmanın ksildiğine ve ateşin düştüğüne inanılır. Zile ilçemizde halen devam etmektedir.

12- Midesi bulananlar için kızartılmış ekmek sirkeye batırılır ve üzewrine nane serpilerek hastanın midesi üzerine konulur. Bu suretle mide ağrısı ve bulantının geçeceğine inanılır.

13- Üşütmeden mütevellit öksürük ve sırt ağrısı hallerinde, sırta ısıtılmış sirke sürülür ve üzerine kırmızı biber ekilerek bir havlu ile kapatılır. Bu seuretle öksürüğün ve sırt ağrısının giderildiği gelenek ve görenek halinde ilimizin her yerinde yaygındır.

14- Mide ağrılatrına nane ve limon kaynatılır. Soğuduktan sonra içilir. Bu suretle mide ağrılarından kurtulunur. Bu çok yaygın bir gelenek halindedir.

 

Facebook'ta Paylaş | Sayfanın Çıktısını Al | Foxit'le PDF Olarak Kaydet

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol